Yapım : Ada Müzik Düzenleme : Garo Mafyan Vokaller : Grup Doğuş Stüdyo : İstanbul Gelişim Tonmaister : Garo Mafyan Fotoğraflar : Mustafa Oğuz
Gökyüzünde yeryüzünde Gün doğdu mu her gün ilk gün Her gün aydınlıktır, yoksa ümit Her şey loş karanlıktır Yar gurbette can yürekte Bir kafeste ne amansız Sonsuz ayrılıktır geçmez zaman Her gece hep aynıdır Fırtınada, ak ayazda Sürgün her yerde hep yalnızdır Gül açsa da, kuş uçsa da Görmez dargındır Her durakta, her uykuda Sürgün her nefeste yalnızdır Her şafakta, her yudumda Hasret sancıdır Yol olsa da, ses duysa da Dağ aşsa da her adım son Her an son adımdır Tek başına yalnızlık Bir yankıdır Söz: Aysel Gürel Müzik: Zülfü Livaneli
Karlı kayın ormanında Yürüyorum geceleyin Efkarlıyım efkarlıyım Elini ver nerde elin Memleket mi yıldızlar mı Gençliğim mi daha uzak Kayınların arasında Bir pencere sarı sıcak Ben oradan geçerken biri Amca dese gir içeri Girip yerden selamlasam Hane içindekileri Yedi tepeli şehrimde Bıraktım gonca gülümü Ne ölümden korkmak ayıp Ne de düşünmek ölümü
Söz: Nazım Hikmet Müzik: Zülfü Livaneli
Çözülen bir yün yumağı Akıp giden günlerimiz Mezar taşlarından suskun Sessiz sitemsiz Savrulan yapraklar gibi Akıp giden günlerimiz Cenaze törenlerinde Sessiz sitemsiz Bir suçluyu aklar gibi Akıp giden günlerimiz Sanki bir sır saklar gibi Sessiz sitemsiz Bir kitaba başlar gibi Koşarken yavaşlar gibi Ölen arkadaşlar gibi Sessiz sitemsiz
Söz: Yağmur Atsız Müzik: Zülfü Livaneli
Okulda defterime, sırama agaçlara, yazarım adını Okunmus yapraklara, bembeyaz sayfalara yazarım adını Yaldızlı imgelere, toplara tüfeklere, kralların tacına En güzel gecelere, günün ak ekmeğine, yazarım adını Tarlalara ve ufka, kuşların kanadına Gölgede değirmene yazarım. Uyanmış patikaya, serilip giden yola Hinca hınç meydanlara adını ey Özgürlük Kapımın eşiğine, kabıma kacağıma, içindeki aleve Canlarin oyununa, uyanik dudaklara yazarım adını Yıkılmış evlerime, sönmüş fenerlerime, derdimin duvarına Arzu duymaz yokluğa, çırçıplak yalnızlığa, yazarım adını Geri gelen sağlığa, geçen her tehlikeye Yazarım ben adını, yazarım Bir sözün coskusuyla, dönüyorum hayata Senin için doğmuşum, haykırmaya Ey özgürlük!
Söz: Paul Eluard Müzik: Zülfü Livaneli
İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı Önce hafiften bir rüzgar esiyor Yavaş yavaş sallanıyor Yapraklar ağaçlarda İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı Başımda eski alemlerin sarhoşluğu Loş kayıkhaneleriyle bir yalı İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı Bir kuş çırpınıyor eteklerinde Alnı sıcak mı değil mi biliyorum Dudakların ıslak mı değil mi biliyorum Kalbinin vuruşundan anlıyorum İstanbul'u dinliyorum İstanbul'u dinliyorum
Söz: Orhan Veli Müzik: Zülfü Livaneli
Döndüm daldan kopan kuru yaprağa Leylim ley Seher yeli dağıt beni kır beni Leylim ley Götür tozlarımı burdan uzağa Leylim ley Yarin çıplak ayağına sür beni Leylim ley Ayın şavkı vurur sazım üstüne Leylim ley Söz söyleyen yoktur sözüm üstüne Leylim ley Gel ey hilal kaşlım dizim üztüne Leylim ley Ay bir yandan sen bir yandan sar beni Leylim ley Yedi yıldır uğramadım yurduma Leylim ley Dert ortağı aramadım derdime Leylim ley Geleceksen bir gün düşüp ardıma Leylim ley Kula değil yüreğine sor beni Leylim ley Söz: Sabahattin Ali Müzik: Zülfü Livaneli
Ondört yaşım diken ile kaplanmış Gözucuma karıncalar toplanmış Kurşun gelmiş kaşlarımın üstüne Alın yazım okur gibi saplanmış Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde büyü Dağı dağa kavuşturan ben idim Suyu suya eriştiren can idim Yükledim mi gece vakti kaçağı Karanlıkta ışılayan gün idim Uyu memikoğlan uyu öte gecelerde büyü
Söz: Ülkü Tamer / Müzik: Zülfü Livaneli
Seher yeli çık dağlara Güneş topla benim için Haber ilet dört diyara canım Güneş topla benim için Umutların arasından Kirpiklerin karasından Döşte bıçak yarasından canım Güneş topla benim için Seher yeli yar gözünden Havadaki kuş izinden Geceleyin gök yüzünden canım Güneş topla benim için
Söz: Ülkü Tamer Müzik: Zülfü Livaneli
Şu sılanın ufak tefek yolları Ağrıdan sızıdan tutmaz elleri Tepeden tırnağa şiir dilleri Yiğidim aslanım burda yatıyor Bugün efkarlıyım açmasın güller Yiğidimden kara haber verdiler Demirden döşeği, taştan sedirler Yiğidim aslanım burda yatıyor Ne bir haram yedi ne cana kıydı Ekmek kadar temiz su gibi aydın Hiç kimse duymadan hükümler giydi Yiğidim aslanım burda yatıyor Söz: Bedri Rahmi Eyüpoğlu Müzik: Zülfü Livaneli
Sus söyleme bir şey söyleme artık Sus söyleme herşey gerksiz artık Bana düşen dönüpte gitmek Sonunda elimde kalan bir avuç hüzün ve keder Yeter yeter söyleme söyleme artık Kelimeler kanatır yarayı gözlerin anlatıyor Mutlu aşk yoktur yoktur Oysa ben sana neler adamıştım İçli şarkılar kırık ezgiler Yüreğimden süzülüp gelen Bırakıp gittin beni Bir gün yollarda yollarda Yeter yeter söyleme söyleme artık Kelimeler kanatır yarayı Gözlerin anlatıyor mutlu aşk yoktur yoktur Sus söyleme herşey ortada artık
Söz: Aragon / Müzik: Zülfü Livaneli
Yalnız insan merdivendir hiçbir yere ulaşmayan Sürülür yabancı diye dayandığı kapılardan Yalnız insan deli rüzgar ne zevk alır ne haz verir Dokunduğu küldür uçar sunduğu tozdur silinir Yalnız insan yok ki yüzü, yağmur çarpan bir camekan Ve gözünden sızan yaşlar bir parçadır manzaradan Yalnız insan kayıp mektup adresi mi yanlış nedir Sevgiler der fırlatılır kimbilir kim tarafından
İşte geldik gidiyoruz Hoşçakal kardeşim deniz Biraz çakılından aldık Hoşçakal kardeşim deniz Biraz masmavi tuzundan Hoşçakal kardeşim deniz Sonsuzluğundan birazcık Hoşçakal kardeşim deniz Birazcıkta kederinden Hoşçakal kardeşim deniz Birşeyler anlattın bize Hoşçakal kardeşim deniz Denizliğin kaderinden Hoşçakal kardeşim deniz Biraz daha umutluyuz! Hoşçakal kardeşim deniz Biraz daha adam olduk Hoşçakal kardeşim deniz İşte geldik gidiyoruz Hoşçakal kardeşim deniz