Yıllanmış Bas Şarkıları / Birgün-Pazar / Cemil Koz
21.06.2012

Yıllanmış Bas şarkıları

Gürol Ağırbaş'ın 'Bas Şarkıları' ve 'Bas Şarkıları İki' çalışmaları, yeni etiketini taşıyan albümleri değil. Zirve noktasına çoktan ulaşmış iki albüm, tozlandığı odalardan çıkarak - daha doğrusu demlendiği yıllardan geçerek - yine karşımızda

Yüksek ve alçak kültür karşıtlığına girip bu topraklarda cazla kurulan sınırlı ilişkiyi irdeleyecek kadar ileri gitmeyelim. Hem haddimizi bilelim hem de böylesine soğuk ve büyük kelamlar etmeyelim. Zaten bu tartışmanın çerçevesini henüz başta ‘yüksek/alçak’ kelimeleriyle ifade edersek süregelmiş kalıplardan/yorumlardan farklı bir şey söyleme olanağımız da ne yazık ki kalmıyor.

Caz ile klasik müziği tepe noktaya koyan, aşağılara da arabeski vb. diğer türleri yerleştiren, peşine de istiflenmiş bir şekilde ‘azgelişmişlik, kır/kent, eğitim düzeyi’ klişelerini sıralayan peşin hükümlerden mümkün mertebe şimdilik uzak duralım ve başka bir zamanda yahut farklı bir yazıda geniş geniş bunları konuşma sözünü verelim. Yer kaybetmeden de Gürol Ağırbaş’ın Ada Müzik etiketli ‘Bas Şarkıları’ albümlerine ışınlanalım.

KENDİ GRUBUNUN KÜLT MERTEBESİNDE
Elimizde duran ‘Bas Şarkıları’ ve ‘Bas Şarkıları İki’ çalışmaları, yeni etiketini taşıyan albümler değil. Gerçi yeni olmadığı, onun eski olduğu anlamına da gelmez. Zirve noktasına çoktan ulaşmış iki albüm, tozlandığı odalardan çıkarak -daha doğrusu demlendiği yıllardan geçerek- yine karşımızda.

İlki 1995 senesinde, diğeri de 1998’de yayınlanan bu hazineler, günümüzde biraz olsun genişleyen caz müziği sahasının eminim ki en önemli vesilelerinden biri. Burada hemen akıllara iki husus geliyor: Yaklaşık 20 yıl boyunca alana dair diğer isimlerin adını pek duyamamamız ve tıpkı basım hâlinde yeniden bu albümleri görücüye çıkarmak mecburiyeti.

Erkan Oğur’dan Bülent Ortaçgil’e uzanan efsanevi kadronun birlikte oynadığı albümler, bu yönüyle aşılması/geçilmesi zor bir niteliğe sahip. Üzerine şu saatten sonra bir şey koymanın mümkün olmadığı eserler, kendi grubunda artık birer kült mertebesinde. Erkan Oğur adının geçtiği yerde herhangi bir kritik yapmak (kritik yaptığını sanmak) benim nazarımda söz konusu dahi olamadığından yazıyı kısa kesmek zorundayız.  Uzun uzadıya da ‘Bas Şarkıları’nı memnuniyetle ve saygıyla dinleriz.

CEMİL KOZ

Birgün -Pazar


SON EKLENEN 5 HABER