Ülkemizin sayılı kadın klasik gitaristlerinden olan Begül Erhan, yapmış olduğu klasik gitar albümü ile bir ilke imza attı. Türkiye’de bir kadın müzisyen tarafından yapılmış ilk solo klasik gitar albümü olma özelliği taşıyan albüm, Anadolu Türkülerinin gitar düzenlemelerinden oluşmaktadır. Ada Müzik etiketiyle yayımlanan bu albümde, önemli müzisyen ve gitaristlerin Türkü düzenlemeleri yer alıyor..

 

KLASİK GİTARIN SIRADIŞI MÜZİSYENİ…

Herhangi bir sanat kurumundan veya akademik çevreden eğitim ve destek almadan tamamen kendi çalışmalarıyla konser gitaristliği seviyesine ulaşmasıyla bilinen genç gitarist, Türkiye'de sergilemiş olduğu başarılı performanslar neticesinde Avrupalı organizatörlerin dikkatini çekti. Özellikle Klasik müziğin beşiği Avusturya'da, Avrupa'nın en prestijli konser salonlarından olan Viyana Konzerthaus'ta ve hemen ardından İtalya’nın dünyaca ünlü adası Sicilya’da verdiği konserler ile Avrupalı müzik severleri kendisine hayran bırakan genç müzisyen, her geçen gün Avrupa’da adından bahsettirmeye devam ediyor. Yurt dışından birçok müzisyenle ortak proje ve çalışmalarda bulunan gitarist, özellikle klasik gitarı ve müziğini Anadolu'da birçok gençle tanıştırmasıyla biliniyor. 
 

‘’Anatolian Folk Songs’’ adını taşıyan ve Türkiye’nin her bölgesinden on türkü düzenlemesinin yer aldığı albümü ile hem yurtdışında hem de Türkiye’de geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen genç gitarist, daha önce ulusal basında çıkan röportajlarında hedefini özetle şu sözlerle açıklamıştı;

‘'Hiç gidilmeyen yerlere gidip konserler verdim, vereceğim. Bu benim birincil hedefim''

‘'Kariyerimin ilk konserlerine Ankara'da iki ayrı devlet okulunun mezuniyet töreninde sahne alarak başladım. Konserlerimin Türkiye’nin Başkenti Ankara gibi büyük bir şehirde düzenlenmiş olmasına rağmen birçok gencin ilk defa bir klasik gitar konseri izlediklerini ve de sevdiklerini görmek beni mutlu ettiği kadar da şaşırttı. Bundan sonra da özellikle bu güne kadar hiç gidilmeyen veya ilk defa klasik gitar konseri izleyecek olan kesimlerle buluşmak ve bu müziği anlatmak birinci hedefim oldu.

2011 yılında meydana gelen Van depreminden bir süre sonra Japon ve Vietnamlı müzisyen arkadaşlarım ile bir Anadolu turnesine çıktım. Turne sırasındaki 10 günlük boşlukta onları Van'a götürerek, çocukların acılarını, üzüntülerini biraz olsun hafifletebilmek adına tek tek okulları gezdik, çocuklara ve gençlere gitar enstrümanını tanıtıp, müzik üzerine sohbetler yaptık ve dinletiler gerçekleştirdik, gördüğümüz saygıdan ve sevgiden çok etkilendik. 

Bu da demek oluyor ki klasik müzik dar kesimlere hapsedilemeyecek kadar evrensel, halkımızın her kesimi ile bütünleşecek kadar da değerli ve gerekli bir müziktir. Gençleri sadece popüler kültüre değil, güzel sanatlara da yönlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.’’ 

‘’Bu albümü kadınlarımıza ithaf ediyorum’’

Son olarak bu albümün, ülkemiz müziğine, genç kitlenin sanatsal yönelimlerine katkı sağlamasını diliyorum. Özellikle de son yıllarda artarak devam  eden,  her alanda şiddete maruz kalan ve ikinci plana itilen kadınlarımıza bu albümü ithaf ediyorum.  

 

25 Nisan 'da satışa sunulacak olan albüm, 24 Nisan da iTunes üzerinden önsatışa sunulacak 1 Mayıs'tan itibaren ise tüm mecralarda yayınlanıyor olacak..